[Rota] Karaburun

Merhaba,

Aşağı yukarı 20 yıldır yaz tatillerimizi ve kışın bazı haftasonlarımızı geçirdiğimiz Homeros’un Rüzgarlı Mimas’ı, Narcissus efsanesinin yaşandığı nergisin anavatanı Karaburun’u anlatacağız dilimiz döndüğünce.

Bahsettiğimiz yerler ile ilgili haritayı ekledik: https://www.google.com/maps/d/edit?mid=1Orc_XwNzCSgflu3i16B7SHzh-Y5iidPU&usp=sharing

Video linki de yayınlanınca buraya gelecek 🙂

Karaburun Hakkında Genel Bilgiler

İzmir Merkez’e 100 km. uzakta kalan Karaburun İlçe Merkezi, Karaburun yarımadası üzerinde kalıyor. Üzerinde yükselen Akdağ ile hem dağ hem deniz havasını, hem zeytin ağaçlarının gölgesinde serinleyebileceğiniz hem de koylarında güneşlenebileceğiniz geniş bir yelpaze sunuyor.

Gerek mitolojide gerekse tarihte önemli olaylara ev sahipliği yapmış olan Karaburun, komşusu Çeşme kadar çok bilinmiyor ve o kadar revaçta bir tatil destinasyonu da değil. Son yıllarda Rüzgar Enerjisi Santralleri kurulumu ve ekipman taşınması için yollarının düzeltilmesi ile her geçen gün biraz daha tanınır hale geliyor.

Adnan Menderes Havalimanı’ndan yaklaşık 1 saat 20 dakikada ulaşabileceğiniz Karaburun’u bir de bizim gözümüzden okuyun.

Başlıkların yanındaki harita simgesine tıklayarak Google Maps üzerinde konumu görebilirsiniz.

Denize Nerede Giriyoruz

Biz çok fazla beach club insanı değiliz açıkçası, ne o gürültülü müzikten ne de denize girmek için para harcamaktan haz ediyoruz. Bu sebeple yıllardır suyumuzu sodamızı yanımıza alıp, havlumuzu yere atıp girebileceğimiz yerlerde takılıyoruz. Nadiren de olsa club’lara da gidiyoruz tabi ki. Aşağıda İzmir’den Karaburun’a giderken ki sıraya göre koyları yazdık.

Manal Koyu 🗺

Henüz Mordoğan’a gelmeden sağda kalan Manal koyu, neredeyse sadece Mordoğan civarında yaşayanların bildiği bir koy diyebiliriz. Yeni yapılan Karaburun yolunun da dışında kalması sebebiyle biraz sapa kalıyor ve bu sebeple de bilinirliği nispeten az.

Kıyı şeridinde çok da geniş olmayan, dar uzun diyebileceğimiz bir sahili var. Karaburun’un pek çok noktası gibi Manal da taş bir zemine sahip ama bu sayede daha berrak bir suyu var. Coğrafi konumu sebebiyle de dalgalardan korunaklı kalması sayesinde, bugüne kadar her gittiğimizde akvaryum gibi bir denizle karşılaştık.

Denizi hemen derinleşmiyor ve dalgası az olduğu için yüzmesi rahat diyebiliriz.

Kaynarpınar 🗺

Mordoğan ve Karaburun’un hemen hemen ortasında kalan bu küçük balıkçı mahallesi, tepede bulunan İnecik Köyü’ne bağlı. 3-4 farklı noktasından denize giriş imkanı veriyor, anayolun hemen üzerinde sayılır ve bildiğimiz kadarıyla burada iki de pansiyon var. Yıllar içinde popülerliği arttığı için zaman zaman kıyı şeridinde park yeri bulmak sıkıntı olabiliyor.

Sahil şeridinde genişçe bir alan ve bir ardıç ağacı var. Sabah saatlerinden itibaren (şanslıysanız) gölgeye havlu atmak mümkün. Özellikle öğleden sonra genellikle yoğun oluyor ve havlu atacak yer bulmak zor olabiliyor. Burası da yine Manal gibi taşlı bir zemine sahip. Manal’dan farkı ise daha hızlı derinleşiyor ve zaman zaman dalgalı olabiliyor.

 

 

 

 

Boyabağı 🗺

Kaynarpınar’ı 2-3 km kadar geçince sağda kalan Boyabağı da ulaşımı kolay koylardan biri, son zamanlarda bir – iki tesisin de hizmet verdiği koya açıkçası bir kaç yıldır gitmedik. O sebeple son durumu hakkında fikrimiz yok.

Karaburun yarımadasının sayılı kum sahillerinden biri olan Boyabağı’nda da hatırladığımız kadarıyla kıyı şeridi dardı. Denizi uzun süre derinleşmiyor ve korunaklı sayılabilecek yapısı sayesinde genellikle dalgalı olmuyor. Bu anlamda yüzmesi kolay ve kum severler için ideal bir koy diyebiliriz.

Bodrum Plajı 🗺

Karaburun Merkez’e gelmeden hemen önce sağa dönerek ulaşılabilen Bodrum Koyu Karaburun’un gözde yerlerinden. Kıyı şeridi boyunca bir kaç mekan ziyaretçilere hizmet veriyor ve günün her saati kalabalık diyebiliriz.

Geniş ve uzun bir sahil şeridi olan Bodrum Koyu’nda belediyenin ücretsiz şemsiyeleri mevcut, yine şanslıysanız bunlardan birini yakalayabilirsiniz. Ya da kendi şemsiyenizi havlunuzu alıp bir boşluğa yerleşebilirsiniz ya da ücretli şezlonglardan kiralayabilirsiniz. Sahil yine taşlı ve deniz birden derinleşiyor, körfezin artık çıkışına yaklaşan ve açık denize bakan koy zaman zaman dalgalı olabiliyor.

Gönsüz Koyu 🗺

Bu yıl ilk defa gittiğimiz Gönsüz Koyu Karaburun yarımadasının en uç noktalarından biri, Sarpıncık Deniz Feneri’ne doğru giderken bir vadide kalıyor. Yolu oldukça bozuk ve altı alçak araçlar için sıkıntı olabilir. Biz gittiğimizde daha çok crossover, jip ve karavan tarzı araçlar vardı. Telefonlar çekmiyor ya da Yunan adalarından hat yakalıyor roaming ücretlerine dikkat!

Genişçe bir sahil var, sahilin denize yakın kısımları küçük taşlı biraz daha iç kısımlar toprak keyfinize göre oturabilirsiniz. Bizim gittiğimiz gün dalgalı bir gündü ve dalgayla beraber kıyıya kara yosunlar vurmuştu ancak onları geçip biraz açılınca yine Karaburun’un akvaryum gibi sularında yüzmenin keyfini çıkardık.

Dikkat etmeniz gereken bir nokta da sahilde hiç ağaç, tesis vb. yok. Yanınızda yiyecek, içecek, gölgelik götürmeniz şiddetle tavsiye olunur. 😉

Sarpıncık Deniz Feneri 🗺

Babamın üniversite yıllarında kamp kurduğu, Karaburun yarımadasının en uç noktalarından biri olan ve İzmir Körfezi’nin girişini işaretleyen Sarpıncık Deniz Feneri son 3-4 yılda Rüzgar Enerjisi Santralleri için yolların düzeltilmesi ve ulaşımının kolaylaşması ile günbatımının gözde noktalarından biri haline gelmiş. O kadar ki fener binasının civarında zaman zaman park yeri bulmak mümkün olmuyor.

Eşsiz bir günbatımı manzarası sunan Sarpıncık Deniz Feneri, Karaburun’un mutlaka görülmesi gereken yerlerinde. Yolu düzeltilmiş desek de hala şose yol olduğunu, zaman zaman büyük çukurlar olduğunu ve çoğu yerinde yanyana iki arabanın geçemeyeceğini belirtmemiz lazım.

Bir de son gidişimizde bizi üzen manzara yerlerdeki maske, bira ve şarap çöpleri oldu. Orayı kimsenin temizlemediğini, götürdüğünüz çöplerin orada yıllarca kalacağını unutmayın ve çevremizi korumaya özen gösterin.

Bu Sene Uğradığımız Bazı Mekanlar

Ergin Pansiyon 🗺

Arkadaşlarımızla buluşmak için gittiğimiz Ergin Pansiyon, Karaburun Bodrum Koyu’nda yer alıyor. Pansiyon ve kafe restoran hizmeti veriyor. Konumu hemen denizin kenarında ve asmaların altında kalan kafe kısmı serin ve güzeldi.

Ancak açıkçası işletmeden pek memnun kalmadık. Daha masaya oturmamıza bile fırsat vermeden sipariş almaya çalışan işletmecisi, ne seçeneklerimiz olduğunu sorduğumuzda gidip içeriden bakmamız gerektiğini pek de nazik olmayan bir şekilde söyledi. Oturduğumuz süre boyunca da yarısı dolu sularımızı, sodalarımızı önümüzden almaya çalıştılar vs. derken, sakin bir deniz kenarı kafesinden ziyade “ye-kalk” tarzı bir fast-food mekanına gelmiş gibi hissettik ve kalktık.

Ali Baba Kafe 🗺

Aslında buraya müşteri olarak gitmedik. Bodrum Koyu’nda otururken bir konuda yardım istemek için gittim, gerek çalışanların güler yüzü gerek de kapıdaki “İşletmemize dışarıdan stres getirmek yasaktır” tabelası sebebiyle daha sonra uğranacak yerler listemize kaydettik.

Kuytu Cafe & Beach 🗺

Ergin Pansiyon’daki “ye-kalk” davranışından sonra buluştuğumuz arkadaşlarımızın önerisiyle buraya geçtik. Aynı koyda yine deniz kıyısında kalan mekan oldukça rahat, güler yüzlü ve müşterileri sıkboğaz etmeyen çalışanları da gönlümüzü kazandı. Sadece atıştırmalık bir şeyler aldık ama oldukça lezzetliydi. Tekrar gitmeyi planladığımız yerlerden biri de burası. 

Altıntabak İsmet Usta 🗺

Karaburun İskele’de yer alan İsmet Usta da en azından yılda bir kez uğradığımız yerlerden. Yine özellikle hizmeti ve güler yüzü için gittiğimiz mekanın deniz ürünlerini yerken iskeleye vuran dalgaların sesi de huzur veriyor.

Bitirirken

Bu sene de tatilimizi İzmir Karaburun’da geçirdik. Çok sevdiğimiz ve dinlenip, huzur bulabildiğimiz bu yarımadayı sizlere de kısaca tanıtmak istedik. Bitirirken şunu da belirtmemizde fayda var, yukarıda adı geçen mekanların hiç birinden herhangi bir ücret vb. almadık ve yazımızda kesinlikle bir sponsorluk yoktur.

Bir sonraki yazımız muhtemelen Hamburg’dan olacak. Görüşmek üzere. 👋